Yazılar

Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)

Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)

 

Kurma Nadi’ye samyama (mükemmel disiplin yani “konsantrasyon, meditasyon, samadhibütünleşme”) ile odaklanmak; beden ve zihni, duygu dalgalanmaları tarafından raydan çıkarılmaktan koruyarak, istikrara kavuşturur.

Patanjali’nin Yoga Sutraları 3.32- Kurmanadyam sthairyam

1. Kurma Nadi

İnsan vücudunda bulunan süptil (maddenin bildiğimiz katı, sıvı ve gaz hallerine oranla yoğunluğu daha az, vibrasyonel hızı daha yüksek, daha akışkan, daha ince, algılanamaz halleri; Sanskrit dilinde Sukshma) enerji kanallarına Ayurvedik Hint tıbbında “Nadi (kelimenin kökü nad yani hareketten gelir)”, geleneksel Çin tıbbında ise “Meridyen” ismi verilmiştir. Prof. Dr. B. K. Singh’e göre meridyen ve nadilerin yerlerinin karşılaştırması aşağıdaki tabloda verilmiştir:

hint nadi çin meridyen - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)
merdiyenler - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)
akra - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)

İnsan vücudundaki nadi sayıları kaynağa göre değişmektedir, Hatha Yoga Pradipika’ya göre 72.000 nadi vardır. Üç ana enerji kanalı vardır: Sol kanalı İDA, Sağ kanalı PİNGALA, Merkez kanalı SUSHUMNA.

Kurma kelimesi Sanskrit dilinde kaplumbağa anlamına gelir. Hinduizm’de kurma, sırtında dünyayı taşıyan büyük deniz kaplumbağası formunda olan Vishnu’nun ikinci enkarnasyonudur. Kurmanın shesha nagayı (erkek ve dişi enerjilerinin dengesini sembolize eden büyük ana tanrıçayı temsil eden kozmik yılan) sırtında taşıdığıyla ilgili de bir efsane vardır. Shesha naganın bin tane başı vardır ve birinin üstünde dünyayı tutar. Dünyayı bir başından diğerine geçirdiğinde deprem olur. En güçlü deprem, kurma yavaşça hareket ettiğinde gerçekleşir. Kurma Nadi’nin yeri tam olarak bilinmemektedir, farklı kaynaklarda farklı bölgelerden bahsedilmektedir.

Kurma Nadi’nin yeri ve işlevi ile ilgili bilgilere aşağıda yer verilmiştir:

  • Vyasa’ya (Mahabharata, Vedas ve Puranas’ın efsanevi yazarı) göre kurma nadi, boğazın çukurunun altında bir tüptür ve şekli bir kaplumbağaya benzer. Öyle görünüyor ki bu bölge bronşial tübün açılım kısmına denk geliyor. Kurma nadiye odaklanarak yapılan samyama, bir yılan veya kertenkelenin hareketsizliğine, farklı bir deyişle vücudun hareketsizliğine götürür.
  • Vijnanabhikshu, sinirlerin kaplumbağa şeklinde biraraya gelmesinden oluştuğu için bu kanalı kalp lotusu olarak yorumlar. Bu doğru olabilir. Bu yorum, sutranın “Kalp lotusuna dışarıdan samyama uygulamak, zihni sakinleşmeye götürür” olarak okunmasına sebep olur. Kalbi ve zihni bağlarken, Patanjali’nin “Mükemmel disiplinle kalbe odaklanarak kişi, bilincin doğasını anlar” dediği Sutralar 3.35 tahmin edilebilir.
  • Sri Yukteswar Giri’nin Bhagavad Gita yorumunda şöyle geçer: Beynin altında ve omurganın üstünde, kaşların arasında bulunan kaplumbağa sırtı şeklinde bir nadi vardır. Biri bu kanalda tam özümseme yani samyama sağladığında, birdenbire aydınlanma gerçekleşir, yani Ajna çakra çalışır. Bu yolla zihin sushumnaya girer. Kurma nadi, bir ip gibi omurganın ortasından anüs bölgesine kadar uzanır. Buna sushumna da denir. [Yukteswar, Bhg 1:15-18]
  • Sadhguru (Jaggi Vasudev) der ki: “Nefes, ilahi bir el gibidir. Sen hissetmezsin. Havadan kaynaklanan duyumlar değildir. Tecrübe etmediğiniz bu nefese Koorma Nadi denir. Sizi bu bedenle bağlayan bir iptir- sürekli devam eden kesintisiz bir ip. Nefesini kesersem, sen ve bedenin ayrılacaksınız çünkü varlık ve beden Koorma Nadi ile bağlıdır. Bu büyük bir aldatmacadır. İki taneler, ama bir tane gibi davranırlar. Bu, evlilik gibidir- iki kişidirler, ancak birmiş gibi davranırlar. Burada iki kişi var, beden ve varlık, tamamen zıt iki kişi, ama bir tane gibi davranıyorlar.
  • Pandit Rajmani Tigunait, kurma nadinin omurganın dibinde ilk ve ikinci çakranın ortasında başladığını ve boğaz çakrasında boğaz boşluğunda bittiğini belirtir.
  • Osho, “Kurma-nadi prana’nın-nefes almanın- taşıtıdır. Nefesini sessizce izlersen, ritmini hiçbir şekilde değiştirmezsen, sadece izlersen, kesinlikle hareketsiz kalırsın. Senin içinde hareket olmayacak. Neden? Çünkü bütün hareketler nefesten- pranadan- gelir. Tüm hareket nefesle gelir. Hareket nefesle içinde var. Nefes alma durduğunda, kişi ölür-hareket edemez. Samyama’nı sürekli olarak nefes almaya, kurma-nadi’ye getirdiğinde, nefes almanın neredeyse durduğunu göreceğin bir duruma geleceksin. Yogiler bu meditasyonu bir aynaya bakarak yaparlar çünkü nefes o kadar sessizleşir ki, hissedemezler. Aynada sadece nefeslerinden biraz sis olup olmadığını görebilirler. Bazen o kadar sessiz olurlar ki hala hayatta olup olmadıklarına karar veremezler. Derin meditasyonda bu deneyimi bazen sen de yaşarsın; korkma. Nefes almak neredeyse durur” der.

2. Kurma Vayu

Prana, evrende bulunan bütün enerjilerin toplamıdır. Bu, yaşamsal güçtür, Sukshima (süzük, sübtil) dır. Nefes, prananın dışarıdaki göstergesidir. Tüm nefesi kontrol etmeye çalışırken, içerideki sübtil prana da kontrol edilebilir. Prana’nın kontrolü zihnin kontrolü demektir. Prana yardımı olmadan zihin çalışamaz. Prana, içimizdeki gizli güçlerin toplamıdır. Isı, ışık, elektrik, manyetizma, prananın göstergeleridir. Prananın yeri kalptir. Prananın vayu (rüzgarı) denilen 5 ana ve 5 yardımcı hareketi vardır.

prana fonksiyon - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)

3. Kurma Nadi Meditasyonu

Bu meditasyon, denge ve dinginlik oluşturmak için yapılan bir uygulamadır. Kurma Nadi diye adlandırılan süzük sinir ağı, köprücük kemiğimizin merkezindeki tırtıklı bölgenin 2,5 cm aşağısında ve 1 cm içerisindedir. Bu bölgeye suprasternal notch, jugular notch veya fossa jugularis sternalis denilmektedir. Tercihen soğuk bir renkte (mavi, yeşil, menekşe) 2 cm’lik oval bir tüp olarak görsel olarak canlandırılabilir. Meditasyondan önce veya sonra, veya meditasyondan ayrı bir uygulama olarak; zihin basitçe o bölgeye 5 dakika boyunca odaklanır. Eğer zihinle bu belli bölgeyi saptamak zor oluyorsa, parmak deri üzerinden köprücük kemiği çıkıntısının 2,5 cm aşağısına hafifçe bastırılır ve o bölgeye odaklanılır. Sonuç aynı olacaktır. Nihayet, bu uyarı sayesinde nadinin kendisine direk olarak odaklanılabilir.

Not: Bu uygulamaya başlamadan önce 10 derin nefes alıp vermek iyi bir fikir olabilir.

4. Kurma Nadi üzerinde etkili yoga pozları

kurmasana pozu - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)

Kurmasana pozu, omurga ve iç organları uyarmasının yanısıra boynu uzatır, bu yüzden her yerde baskı oluşsa da boğaz merkezinde devamlı bir baskı mevcuttur. Bir yoruma göre, belki de bu yüzden Swami Niranjananda, bir kitabında Kurmasana’dan herkesin başetmeye çalıştığı zihin dinginliği yaratan spiritüel bir poz olarak bahseder.

Yogi, pozu uygularken omurgada akan enerjiye odaklanarak, mutlak zihinsel istikrarın farkına varır. Bhagavad Gita’nın iyi bilinen bir ayetinde Arjuna, Krishna’ya (savaş arabası sürücüsü) zihni kontrol etmenin, rüzgarı kontrol etmekten daha zor göründüğünden şikayet eder, ancak Krishna ona sürekli uygulama yoluyla bir yol bulunabileceğini garanti eder. Kurmasana, iç dünyamızın istikrarı haline gelen yoga pratiğimizi inşa ettiğimiz istikrarı temsil eder, iç gözlemi ve sükuneti en çok getirebilen pozisyonlar arasındadır.

Aşağıdaki pozlar da Kurma Nadi’de prana hareketini düzenler:

  • Simhasana
  • Vrischikasana
  • Salabhasana
  • Dhanurasana
  • Ustrasana
  • Bhujangasana

5. Kurma Nadi üzerinde etkili mudralar

mula bandha 300x167 - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)
Ashwini Mudra: Kurma nadi üzerinde kontrol, pranayama veya meditasyon pratiğinde her şeyden daha önemlidir. Hem kurma nadi hem de kurma vayu (prana’nın alt kategorilerinden biri, bedenin yanı sıra zihinde dengeyi ifade eder) üzerinde bilinçli kontrol elde etmek için, ashvini mudrası uygulamak önemlidir. Ashvini mudranın alanı, anatomik ve fizyolojik olarak kolon, yumurtalıklar, rahim ve mesaneye yakındır. Yani her Ashvini mudrası yaptığınızda, yukarı çekip salıverdiğinizde, tüm bu organlar üzerinde bilinçli kontrole sahip oluyorsunuz. Bu aynı zamanda sisteminizdeki kan dolaşımını da hızlandırır. Bu süreçte, kurma vayu’nuzun hareket etmesine ve ısı yaratmasına izin veriyorsunuz. Bu ısı, kurma nadi veya kurma vayu’dan ida, pingala ve sushumna’dan tüm nadilere kadar vücudunuza dağılır. Ashvini mudra kendi başına zihnin ve bedenin dengesini sağlamasa da, sistemimiz boyunca enerjinin doğru dolaşımını arttırır, bu nedenle, burada veya orada biraz kirlilik olan her yerde, biraz tıkanıklık varsa, o enerji ona dokunacak ve arınma süreci başlayacak.

kurma mudra 300x212 - Kurma Nadi (Kaplumbağa Kanalı)
Kurma Mudra: Kurma mudra, kaplumbağanın iyileştirmeyi geliştiren niteliklerini çağrıştırır. Kaplumbağa hem güvenlik hem de restorasyon için kabuğuna çekilir ve Kurma mudra, duyuları doğal olarak içe çekerek benzer bir etki yaratır. Bu mudra, aynı zamanda rahatsız bir zihin için çok iyi olan bir el hareketidir. Konsantrasyon alın çakrası üzerindedir. Bu Mudra’da yavaş ve düzenli nefes almak son derece önemlidir. Bu Mudra, günde bir kez 3 dakika boyunca ve 3 dakika yatmadan önce günde bir kez uygulanmalıdır. Aynı zamanda depresyon ve öfke ile savaşır. Yararları düşünüldüğünde bu mudranın da kurma nadi ile ilgisi olduğu düşünülebilir.

Referanslar;

  • The Yoga Sūtra of Patañjali: A Scientific Exposition with Original Sanskrit Text-Vinoda Verma
  • Acupunctüre-It’s origin in India- BK Singh
  • What is the importance of kurma nadi in meditation&Samadhi? Chida Nanda
  • Yogananda Changed Kriya- Tormod Kinnes
  • Merge- Yoga Niketan
  • https://srk1948.wordpress.com/2015/01/06/vibhuthi-pada-sutra-32/
  • Breath Bond- Sadhguru
  • Patanjali’nin Yoga Sutraları- Chip Hartranft
  • Ashtanga Yoga Practice&Philosophy- Gregor Maehle
  • Sea Magic: Connecting with the Ocean’s Energy- Sandra Kynes
  • Inner Quest- Pandit Rajmani Tigunait
  • Witnessing the Inner Astronomy- Osho
  • http://jaisivananda.blogspot.com/2012/01/kurma-nadi-serentity-center.html
  • https://yogamudrahealing.wordpress.com/2014/01/24/kurma-mudra/
  • http://www.animalia-asana.org/the-mudras/

 

Çeviren: Sevi Tarım Özsoy

Shavasana (Ceset pozu)
Simhasana (Aslan pozu)
Mayurasana (Tavus kuşu pozu)
Kukkutasana – Cock (Horoz pozu)
Kurmasana Tortoise (Kaplumbağa pozu)
Vrishchikasana Scorpion (Akrep pozu)
Utthita Trikonasana (Üçgen pozu)
Garudasana (Kartal Pozu)
Bakasana (Turna Pozu)
Eka Pada Koundinyasana (Karga Pozu)
Chakrasana (Tekerlek Pozu)
Balasana (Çocuk Pozu)
Hamsasana (Kuğu Duruşu)
Paschimottanasana (Oturarak Öne Katlanma Pozu)
Tadasana (Dag Pozu)

 

Natarajasana (Dansçı Pozu)

Natarajasana (Dansçı Pozu)

Hint mitolojisinde Shiva birçok farklı biçimde resmedilmiştir. Bunların en bilinenlerinden biri, “kozmik dansçı” olan Nataraja’dır. Kozmik dansçı olarak, Shiva genellikle boynunda kobralarla gösterilir, küçük bir cücenin üzerinde dengelenir ve etrafı ateşle çevrilidir. Bu korkunç bir resim gibi görünse de gerçeği tamamen farklıdır.

Mitolojiye göre Lord Shiva, Güney Hindistan’ın yemyeşil ormanları arasında serseri bir köylü kılığına girdi ve doğru olmayan, şüpheli bilgilerle uğraşan bir grup bilgeye karşı çıktı. Bilgeler itiraz ettiler ve ortaya çıkan tartışmada Shiva, vahşi hayvanların ve ölümcül yılanların silahlarıyla savaşmaya başladı. Sonunda, cehalet ve küstahlığın ikiz ahlaksızlıklarını temsil eden canavarca bir cüce, Shiva’ya meydan okumak için gönderildi. Lord Shiva basitçe gülümsedi ve muhteşem bir şekilde doğum, yaşam, ölüm ve yeniden doğuş döngülerini simgeleyen kozmik bir ateş çemberi ile çevrili Shiva Nataraja’ya dönüştü. Başının etrafında dolaşan vahşi, evcilleşmemiş saçları, boynundaki avidyanın toksik doğasını simgeleyen kobra, vücudunu süsleyen takıları ve dört farklı koluyla Yıkım Dansı’nı yapmaya başladı. Yaratılışı simgeleyen vuruşlarıyla bir davulu elinde , ikinci elinde bir yıkım alevini ; üçüncü de çamuru ve son olarak dördüncü elinde ise korkusuzluk çamurunu dengeledi. Shiva daha sonra kibri , cehaleti ve egoyu  temsil eden cüceyi tek ayağıyla ezdi. Diğer ayağını ise tüm bu karmaşanın, kaosun arasında bir zarafet gösterisi olarak zarif bir şekilde kaldırdı.

Dansçı Pozu oldukça zor bir asanadır. Temelinde korkudan kurtulabilmeyi barındıran kalp açıcı bir pozdur. Duruşun derin geriye eğilmesi ve güçlü dengesi, korkuya karşı duruşumuza ve hayatı olduğu gibi kabul edebilme yeteneğimize dayanır. Natarajasana sakin ve istikrarlı tavrın , cehalet ve egodan oluşan yüzeysel yaklaşımlardan daha güçlü olduğunu gösterir. Bazı günler bu pozda sabit kalabiliyorken bazı diğer günlerde ise dengemizi korumakta zorlanabiliriz. İşte hayatta böyledir. Sonuçlarından korkmak yerine akışı fark etmek bizi gerçekten özgür kılabilir. Natarajasana’nın arkasındaki gerçek amaç budur.

Kaynaklar ;

 

Çeviren: Funda Dene

Shavasana (Ceset pozu)
Simhasana (Aslan pozu)
Mayurasana (Tavus kuşu pozu)
Kukkutasana – Cock (Horoz pozu)
Kurmasana Tortoise (Kaplumbağa pozu)
Vrishchikasana Scorpion (Akrep pozu)
Utthita Trikonasana (Üçgen pozu)
Garudasana (Kartal Pozu)
Bakasana (Turna Pozu)
Eka Pada Koundinyasana (Karga Pozu)
Chakrasana (Tekerlek Pozu)
Balasana (Çocuk Pozu)
Hamsasana (Kuğu Duruşu)
Paschimottanasana (Oturarak Öne Katlanma Pozu)
Tadasana (Dag Pozu)

 

Ardha Matsyendrasana (Omurgasal Burkulma)

Ardha Matsyendrasana (Omurgasal Burkulma)

 

“ Tum beden gormezden gelinemeyecek bir ruhsal farkindaliga ulasir. Ta ki kisi saf bir alev haline gelene kadar. Farkinda, dik bir omurga dikkat dagitan ve gecmis uzerine dusunceleri yakip, yok eden younlukta bir ruhsal konsantrasyon yaratarak kisiyi o taze ve bakir “An”da tutar”

B.K.S. Iyengar

Ardha Matsyendrasana (Omurgasal Burkulma)

Ardha Matsyendrasana’da (omurgasal burkulma) beden oturur pozisyonda burguya sokulur. Omurganin burkulus, iskeletin esas kaidesi ve islevi uzerinde gerceklesir. Esnek bir zihin ve esnek bir omurga nadiren bir arada bulunur. Eger beden dugumlenmisse, zihin ve duygular da dugumlenmis demektir. Ancak yeterli derinlikte bir icgoru ile fark edilir ki; dugumlenen sey, cozulebilir de.

Koru koruna bagli olunan kavramlar gurur sebebiyle cozulmeyi daha da zorlastirir. Bircok sekilde bukulebilmek(esneyebilmek) yalnizca bedene mi ozgudur? Yoksa zihin de bu ayricaliga sahip midir? Bir dereceye kadar bukulemeyen pek az sey vardir. Duydugumuz ve anlattigimiz hikayeler ve hatta ruyalarimiz dahi bir nebze bukulur / carpitilir. Bazen zihin o kadar burkulur/esner ki sen, ben; ben, sen olursun(senin zihnin benim; benim zihnim ise senin olur).

Burkulma pozu egri bugru bir spiral gibidir; sekli bozuk bir sarmal. Donmek ve kivrilmak kisinin en alt dogasindan gelebilir. Pek cok bakis acisiyla kisiyi omurgasi olmayan bir deniz anasina benzetmek mumkundur. Birinin dusunce sistemini degistirmesi kisinin gercek amacini donusturecek cesitli duygularin cozulmesine vesile olur.

Bu pozu gerceklestirebilmek icin once ayaktan asagiya inmeli, oturmalisiniz. Kendi kendinize “nasil asagi inebilirim?”, “yere mi oturmaliyim?” diye sorabilirsiniz. Yoksa bir problemin uzerinde mi oturuyorsunuz? Tum bunlar ne zaman basladi? Herhangi bir bukulma ya da burkulmanin olmadigi cok daha basit bir onceki pozisyonunuza mi donmek istiyorsunuz yoksa? Bir problem cozmek, aydinlatmak icin ayni asanalarda oldugu gibi zihindeki her hareketi inceleyebilir/sorgulayabilirsiniz.

Bedenin kivrilma yetenegine ve bu kivrimlarin cozulmesine sahit olmak zihnin de kivrimlari ve carpikliklarini gormeyi kolaylastirir. Bedenin esnek ve kivrak olmasini istiyorsun. Peki ya zihnin? Zihninin de esnek ve kivrak olmasini istiyor musun? Ne kadar esnek olmayi istiyorsun? Fazla esnek birisi kolaylikla manipule edilebilir ve hatta manipulasyonu davet eder. Demek ki kisi oncelikle omurgasini saglamlastirmali ve gic kazanmalidir.

Omurgani burguya sokarken dinlemedigini, gormedigini, dikkatini vermedigini fark edebilirsin. Gercekler kendimizi hakli cikarmak icin burkulabilir/carpitilabilir. Incelikli bir sekilde yavas hareket etmek; ozen gostermekten ziyade gercegi bukmek/degistirmek icin zaman kazanmak; kendi yolumuzda kontrolu saglamak icin kosullari bukmek/degistirmek olabilir. Ancak ayni zamanda burkulma pozu farkli bir bakis acisi saglar. Insanin kisisel gelisimi duzlemsel ilerleyen bir surec degildir. Kim hayattaki inis cikislarin(egrilerin) nihayetinde daha iyiye sonuclandigini tecrube etmemistir ki?

Bedenini en rahat burkabilen/bukebilen hayvan yilandir ve yilan ayni zamanda hem bilgeligi hem de ayartmayi temsil eder. Burkulma pozu ic gozleme sebep olur. Ancak burkulma/bukulme bazen de insan iliskilerinde dolayli yollar kullaniyor olmanin da gostergesi olabilir. Bu dolayli yollar bazen sadece aliskanliktan kaynakli olsa da bazen elestiriden kacinmak amaciyla da kullaniliyor olabilir.

Burkulma aliskanligi bir kez olusturuldugunda eski mekaniklikten cikmak icin daha az enerji gerekecektir. Bu oyle harika bir ozgurluk hissidir ki siradanliktan cikarir; tum hareketsizliginizden kurtarir ve tekrar uyumlanma yetenegi kazandirir.

Diger asanalarda tecrube edilmemis boyun agrilari ve sikismalarinin bu asanada gorulmesi olasidir. “Boynuma bu aciyi kim veriyor?”, “Boynumdaki bu kasilmanin sebebi nedir?”, “Kalcalarim ve hamstringlerimin kisalmasina ne sebep oldu?”. Bu alanlardaki sertlesmeler yalnizca bedeni kisitlamakla kalmaz ayni zamanda zihni de kisitlar. Beni kisitlayan, uyum saglamama engel olan nedir?

Burkulma esnasinda engeller ortadan kalktiginda ortaya yeni bir bakis acisi cikar; yeni bir gozle bakilir. Geriye donup bakmak artik travma olusturmaz. Cozulmek ve ayarlanmak yalnizca omurgayi etkilemez; ayni zamanda gorusu de berraklastirir. Burkulma pozu, ice bakisi tesvik etmek asla terk edilmemelidir. Bu, ozgurluge giden dagda cikilan bir adimdir.

Yansımalar: Omurgasal Burkulma

Burkulma, asagi ya da yukari yonde bir spiral gibi dusunulebilir. Asagi yonlu spiral bizi alt dogamiza dogru icine cekerken; yukari yonlu spiral ise farkindaligimizi arttirarak sinirlarimizi genisletir.

Ruhani amaclarinin pesinden gitmek icin derin bir ic arzu duyan arastirici icin zihin de ayni yone dogru bukulup kivrilmali. Sosyal, kulturel, ve kisisel aliskanliklar bukulerek ustesinden gelinmeli. Bu poza girmeye niyetlenmek ruhani amaclarimiza ulasmak icin yasamimizdaki aliskanliklarimizi degistirmeye karar vermemizin bir gostergesidir. Bu degisiklikler oncelikle kisiligimizde ve kisiligimizin cesitli yonlerinde kendisini gosterecektir. Bazen burkulmak veya bukulmek ayni bir spiralde oldugu gibi oldukca kullanisli bir gerilim yaratir. Burkulma/bukulme asamasinda biriken bu enerji sonrasinda farkli bir amac icin kullanilabilir. Bu enerjinin mantra gibi ruhani pratiklere yonlendirilmesi candan adaylarin amaclarina ulasmasini saglar.

 

Çeviren: Eren Kaptan

Shavasana (Ceset pozu)
Simhasana (Aslan pozu)
Mayurasana (Tavus kuşu pozu)
Kukkutasana – Cock (Horoz pozu)
Kurmasana Tortoise (Kaplumbağa pozu)
Vrishchikasana Scorpion (Akrep pozu)
Utthita Trikonasana (Üçgen pozu)
Garudasana (Kartal Pozu)
Bakasana (Turna Pozu)
Eka Pada Koundinyasana (Karga Pozu)
Chakrasana (Tekerlek Pozu)
Balasana (Çocuk Pozu)
Hamsasana (Kuğu Duruşu)
Paschimottanasana (Oturarak Öne Katlanma Pozu)
Tadasana (Dag Pozu)